8 Ekim 2008 Çarşamba

insanlar herzaman terkeder..

tam mutlu olmuşken yaşadıkların neler getirdiklerini düşündüm şu anda...birinin beni bu hayattan kurtarmasını beklerken,hayata tutunma inancı sıfırken,inançsızken...bir şekilde mutlu olmak için çırpınıp duruyorum.Nasıl geriye dönebilirim ben?nasıl yaşayabilirim bu karanlıkta?hayat çok karmakarışık,bi yandan mutlu ederken,bi yandan mutsuz edebilmeyi çok iyi biliyor.Yapılan hatalar,söylenen sözler,bitirilen herşey...bu kadar karmaşıklaşması herşeyin...insanı bir anda çok büyük bir boşluğa sokuyor.Orda bırakıyor,uyutmuyor,nefes aldırmıyor boş gözlerle saate bakmak..tik tak tik tak....ölüm sesini duymak!aynaya baktım boş ve yaşlı gözlerle ve o an anladım ki...herkez arkadaşlarının,ailesinin hatta en yakı dostlarını bile kendilerini tanıdıklarını iddia ederler ama kesinlikle yanılmışlardır.Herkezin kendi içinde hatta bazen kendisinin bile bilmediği bilse bile kimseye göstermediği bir yönü ve başka bir kimliği vardır.Ama bu sadece bununla sınırlı değildir,yaşadıklarımız ve hissettiklerimiz içimizin aynasıdır...içimizdeki kırılmış,hayata tekrar dönmek için çırpınan ve korkan gerçekliklerimiz!hayatta en sevdiklerimiz ve en nefret ettiklerimiz kendi aynamızdır...ve onlarla kavga ederken,onlarla ağlarken aslında kendimizle yapıyoruzdur bunları...hepimizin ihtiyacı olduğu kişiler vardır..ama onlar gelip geçicidir biz herzaman tekiz kimse herzaman her olayımızda yanımızda olmıyıcak kendi ayaklarımızın üstünde durmak zorundayız...insanlar herzaman terkeder bu bi son değildir..yeni bir başlangıçtır…

Hiç yorum yok: